16 Nisan 2010 Cuma

Voleybolda seviye tartışmaları...


Son günlerde ilginç olaylar yaşıyoruz voleybol dünyasında. Hayır seviyesizlikten kastım son Türkiye Kupası Finali'nde oyuncular arası diyaloglar değil kesinlikle. Bunlar gayet normal şeyler tabi geçen yılki gibi Gözde'nin Mirka'ya hareket çekmesi boyutuna gelmediği sürece.

Benim değinmek istediğim iki tane ayrı örnek var. Birincisi Galatasaray Voleybol Şube Sorumlusu Orkun Darnel'in geçtiğimiz hafta Twitter'da Frauke Dirickx için kullandığı ezik tabiri. 

Orkun Darnel Galatasaray Kulübü'ndeki görevi dışında bildiğiniz ya da bilmediğiniz gibi pek çok oyuncu ve antrenörün menejeri. Tek tek isim saymayacağım ama Fenerbahçe Acıbadem'in hem oyuncu hem teknik kadrosunun yarısı da onun ortağı olduğu menejerlik şirketine bağlılar. Bu yıl Galatasaray voleyboldaki yeniden yapılanma sürecini Darnel'in ellerine teslim etti ancak bunun kendi adıma  büyük bir hata olduğunu söylemeliyim. Zaten o da bu süreçte kendi takımında yaptıklarıyla değil Fenerbahçe'yle ilgili açıklamalarıyla gündeme geliyor daha çok. Önce Naz transferi konusunda hiç üstüne vazife olmayan açıklamalar yaptı. Ben daha Violet Duca'nın kalkıp da bir taraftar forumunda Galatasaray'ın yaptığı transferlerle ilgili atıp tuttuğunu görmedim. Darnel'in Naz örneğine benzer değişik açıklamaları da var ama en son Twitter'da kırdığı pot yenilir yutulur cinsten değil. Galatasaray gibi bir kulüpte resmi sıfatla görev alan bir yöneticinin rakip takımın bir oyuncusu hakkında ezik tabiri kullanması, üstelik bunu herkesin görebileceği bir yerde yapması büyük bir saygısızlıktır. Orkun Darnel ilgi çekmeyi seven biri ama rakibiyle uğraşmayı bırakıp asıl işini yapsa çok daha iyi olur.


 
Bir diğer benzer vukuat da karşı kıyıdan geldi. Eda Erdem Fenerbahçe TV'deki canlı yayın programında Piccinini ve Bergamo Teknik Direktörü'ne karşı söylememesi gereken tabirler kullandı. Piccinini için direkt çirkef dedi ki bunu arkadaş muhabbetlerinde söylersiniz ancak binlerce insanın izlediği bir canlı yayın programında bu kadar da ölçüsüz davranılmaz. Piccinini sporcu olarak yetenekleri ve kariyeri tartışılmayacak bir oyuncudur. Kişilik olarak bizim basında yansıtıldığı gibi sahada vukuatlı bir oyuncu da değil, gayet iyi bir profesyonel. Özel hayatında modellik yapması falan tamamen kendisini bağlayan şeyler. Zaten Piccinini'nin kişiliğiyle ilgili konularda bu tarzda yorumlar yapmak Eda'ya düşmez. Kaldı ki Fenerbahçe yarın öbür gün Piccinini'yi transfer etse hem Eda hem de onun bu açıklamalarına alkış tutan Fenerbahçe taraftarı bu sözlerini ne yapacaklar? Eda her şeyden önce bir milli takım oyuncusu olarak nerede ne söyleceğine ve söylediklerinin nerelere gideceğine çok daha fazla dikkat etmeli.

Son 15 günde hem erkek hem bayanlarda birbirinden kaliteli bir sürü maç izleme fırsatı bulduk ancak bu güzellikleri konuşmak dururken oyuncu ve menejerlerin rakipleri hakkında hakarete varan tabirler kullanması gerçekten rahatsız edici bir durum. Umuyorum şu anda münferit gibi gözüken bu tarz olaylar önümüzdeki sezonlarda sıradan hale gelmez.

11 yorum:

Sosyal_FB dedi ki...

Çirkef mi? Televizyondaki aile ortamı biraz abartılmış sanırım. Çok ayıp olmuş...

Sayın Darnel'e gelince... Bu arkadaşın hallerini yarın Ankara'da bir dile getirelim bakalım.

mehmet dedi ki...

Eda'ya yakışmamış, heyecanına veriyorum. Darnellere gelince spor ahlakından fazla nasiplenmemiş bir çift olarak çok uyumlular. Ortak oldukları lokanta işinde aynı karakteri yansıtırlarsa yakın bir gelecekte büyük bir zincir sahibi olurlar.

Adsız dedi ki...

kocası üzerinden neslihana vurmak ne kadar ahlaklı..

Sosyal_FB dedi ki...

Bunca seviyeli voleybol yazılıp, çizilen bir yere Adsız yorum bırakıp "Neslihan'a vurmak" tabiri kullanmak ne kadar mantıksızsa, bu yazı da ilgi çektiği şeyler itibariyle o kadar mantıklı.

Adsız dedi ki...

büyük türkçe sözlük_vurmak-27. mec. Manevi olarak yaralamak.
tabirin kullanılmasına tepki gösterip tabiri karşılayan fiile kayıtsız kalmanın mantığı nedir?
*2.manşet

Unknown dedi ki...

Sora sora bagdat bulunurmus :) voleybola ilgi gosteren herkese deger verdigim icin baskalarindan duydugum bu yazi ve yorumlariniza cevap yazmak istedim...
Arkadaslar, cok yakin bir arkadasimla yaptigim bir serzenisten bu yorumlari cikarmaniza inanin cok sasirdim. Yabanci pasorle bir alip veremedigim yok benim macin hemen sonunda uzuntunun verdigi hararetle o tweet i yapmamin sebebi butun herkesin Seda ve Nihan'i gunah kecisi haline getirmeleri ve bence problemlerin en onemlisi olan pasorun pas secimlerini elestirmemdi. Ki bunu benim baska bir kulupte calisan biri olarak acik alanda yapmam haddim degildir onun bilincindeyim. Yeni bir tweeter kullanicisi olarak bir arkadasima yazdigim bir tweet in herkes tarafindan okunabildiginide boylece ogrenmis oldum...
Yazi ve yorumlardaki diger konulara girmek istemiyorum cunku hicbiri dogru degil, Naz benim en begendigim pasorlerden biridir, hayatimda hicbir zaman bir menejerlik sirketim olmadi, restoran isletmek gibi bir hayalim olsada hicbir zaman restoranim olmadi, vs vs :)))
Arkadaslar, ben cok iyi bir Galatasaray'liyim ancak calistigim alan olan voleybola yatirim yapip onu ileri tasimaya calisan herkese ve rakibe buyuk saygim varki bunlarin basinda Sn Mehmet Ali Aydinlar gelir... ''tweet'' ledigim arkadasim ise benim bu hayattta kardesten ote en yakin arkadasim ve belkide benim GS liligimdan daha koyu bir Fenerbahce taraftaridir... Yani herkesin gonludeki takim kendini baglar hayatin gercekleri devam eder, salonda mac oynanir en buyuk rakimdir FB ancak mac biter kendimi takim gozetmeksizin arkadaslarimin arasina atarim.
Sizlerede tavsiye ederim.
Umarim bu yanlis anlasilmaya bir nebze olsun aciklik getirebilmisimdir ki yazili ortamlarda bu cok zordur.

alde dedi ki...

Orkun Bey,

Menejerlik şirketiniz olduğunu iddia eden ben değilim bu camiada herkesin dilinde olan bir şey. Hatta çok daha başka iddialar da var ama yanlış biliyormuşuz diyerek kapatayım madem herhangi bir bağınız yok.

Dirickx konusundaki yorumunuzu yakın arkadaşınıza cevap olarak yazmış olsanız da oradaki yorumu herkes okuyabiliyor. Sizin bulunduğunuz konum itibariyle bu yorumun nerelere çekileceği aşikar. Benim burada yazdığımdan çok daha ağır eleştiriler taraftar forumlarında dillendiriliyor zaten ben sadece yapılan yanlışa dikkat çektim. Bu nedenle bence kulüplerde resmi bir vasfı olan insanlar sporcular hakkında yorum yaparken daha dikkatli olmalılar. Örneğin benim burada yazdığım yorumların bir yönetici veya oyuncunun söyleyecekleri kadar değeri olamaz hiçbir zaman. Ama siz veya benzer nitelikte biri böyle yorumlar yaparsa insanlar bunları gündemlerine alırlar.

Hakkınızda yapılan iddialara cevap verme nezaketi gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Çalışmalarınızda başarılar.

Unknown dedi ki...

Haklisiniz, tweeter acemeligi diyelim. Aktif sporcu olan kendi esim dahil, kendi takimimin oyunculari dahil, hicbir oyuncu hakkinda benim konumumdaki birinin kamu onunde bu tur konusmalar yapmasinin dogru olduguna inanmiyorum ki bu konuya azami dikkat gosteririm. Son zamanlarda moda olan tweeter gazisi oldum bir daha daha dikkatli olacagim...
Bunun yaninda, menejerlige en yakin oldugum an 1 yil once menejerlik yapan bir arkadasimin kendisine yardim talebidir ki mevcut gorevime basliyor oldugum icin reddettim.
Ancak sunu da samimi olarak soyleyebilirim ki 2 transferde (tabii ki bu gorevime baslamadan cok once) hicbir cikarim olmadan dolayli mudahlim olmustur ki bunlarin ikiside FB Acibadem ile ilgilidir. Belki bu yuzden size boyle bir yansima gelmistir. Bunlardan biri Tenerife kulubunde beraber gorev yaptigim, iyi dostum Jan de Brandt'tir kendisi hakkinda butun referanslari ve kendisinden onay aldiktan sonra telefon numarasini FB Acibadem yetkililerine verdim... Hocanin takima katkisini goz onune alirsak, sanirim FB Acibadem'e olan bakis acim net bir sekilde gorulebilinir... Benim ne oyuncuya ne de bu buyuk kulube bir garezim olabilir.
Netice en basta yazdigim gibi, son yillarin en basarili takim sporcu bransi olan voleybolun daha da yukselmesi icin takim gozetmeksizin katki yapmak bu camia icinde ekmek yiyen herkesin gorevidir.
Rekabet tabii ki olacaktir, olmalidir AMA sahada kalmalidir. Spor bunu gerektirir.
Son olarak, nezdinizde ben okuyamayadigim icin diger FB taraftarlari forumlarinin katilimcilarina tekrar iletmek isterim ki iki kardesten ote yakin arkadasin (ki biri fanatik Fenerbahceli) mac sonu dertlesmesinin bir hata sonucu herkes tarafindan gorulmesinden oturu surc-i lisan ettiysem affola.
Yarinki macta takiminiza basarilar dilerim ancak insallah bu sefer bir supriz yapariz. :)

Unknown dedi ki...

taraftar forumları "seviyeli tartışmalar" a kaynak oluşturuyorsa, o tartışmanın seviyesinden şüphe ederim. taraftar forumları, çok minik bir istisnai grupçuk haricinde, at gözlüğü takmış, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmuş, hayatlarında içerisinde bulundukları toplulukta, sahip oldukları herhangi bir özellikleri sebebiyle takdir görmemiş, kimliklerini ispat çabasında olan, ben de buradayım diye haykıran, bunu yaparken de -aynı forumda aynı fikri savunsalar da- kendilerinden başka kimseyi önemsemeyen ve aklına(?) geleni yazan insanlar kümesinden ve onların faydasız kuru gürültülerinden başka birşey değil. tartışma ile kavganın, münakaşanın farkını bilmeyen kişilerin sarf ettiği sözler, o kadar. bir konuyu tartışmak, münazara etmek, sonucunda, üzerinde tartışılan konu ie ilgili yeni fikirler üretilmesine, tartışılan fikirlerin sahipleri ve/veya taraflarca geliştirilmesine, en azından öne sürülen fikirler üzerinde tarafları ve varsa dinleyenleri düşünmeye sevk etmesine yaramalıdır. taraflar birbirlerine ve fikirlerine -karşıt olmalarına rağmen- saygı duymalı ve kendi savlarını üstün kılma çalışmalı. ancak bu çerçevede "seviyeli tartışmalar" geçekleştiilebilir. iki arkadaş arasında telefonda ya da çay sohbetinde geçebilecek bir diyaloğun, sanal ortamda acemilik sebebiyle tüm ulaşanlar ile paylaşılması bir tartışma ya da münakaşa değldir. zaten bu yüzden seviyeden bahsedilemez. iki arkadaş aralarında samimiyet derecelerine göre istedikleri gibi konuşurlar.
bir paragraf da "camia'nın dilinde" olan bilgiler ile ilgili başlatayım. böylesi bir web sitesinde böylesi bir yazıda yer alan kişiler ve onların hakkındaki bilgilerin "camianın ağzındaki" haliyle değil de adıgeçen ile doğrulanarak yer alması daha doğru olurdu kanaatindeyim. yazılı ve görsel basında bilgi kirliliğinin, "iddiaya göre" diye başlayan cümlelerin, "... olduğu kaydedildi" ya da "... olduğu öğrenildi" diye biten haberlerin azami surette tüketildiği şu günlerde, farklı olmak için biraz daha çaba sarf etmek gerekliliği vardır diye düşünüyorum.

alde dedi ki...

Ayhan Bey;

Ben bu yazıda taraftar forumlarında seviyeli bir tartışma olduğundan hiçbir şekilde bahsetmedim. Söylediim tek şey olayların taraftar forumlarında tepki gördüğüdür. Taraftar forumlarıyla ilgili görüşlerinize de katılırım fakat bu forumlara giren herkesi de aynı kalıba sokma teorisine katılmam mümkün değil. Orada tartışması geçen bu konuyu gören ve bu yazdığınız profille alakası olmayan bir adam Orkun Bey hakkında ister istemez negatif bir düşünce oluşturacak kafasında. Ben şu yaşıma dek ülkedeki taraftar dinamiğini biraz olsun anlamışsam o forumlarda tartışılanların yarın öbür gün tribüne yansıyacağından hiç şüphem yok.

Taraftarların karşılıklı birbirine saygı duyduğu ortak bir platformu ben ütopya olarak görüyorum. Katılımcı sayısının 100 leri geçtiği bir ortamda böyle karşılıklı bir saygı-sevgi ortamı olması mümkün değil. Memleketin gerçeği bu malesef.

Farklı olma hususunda benim şahsen hiçbir iddiam yok ve burada yazarken genelde konuşulmayan şeyleri tercih ederim ama burası daha önce de söylediğim gibi ne bir haber sitesidir, ne de büyük kitleleri yönlendiren bir internet portalıdır. Kişisel bir blog sitesidir ve yazılanlar da benim kişisel görüşlerimden ibarettir. Eğer görüşlerde bir yanlışlık varsa Orkun Bey'de olduğu gibi her isteyen yapılan ithamın yanlış olduğunu söyleyerek gerekli düzeltmeyi yapabilir.

Adsız dedi ki...

Sayın yazar,

Sayın yazar diyorum çünkü adımı soyadımı verme cesareti sadece şahsımda var. sizin adınızı ve soyadınızı sayfanın hiçbiryerinde göremedim.

Söz konusu tweetin muhatap tarafı olarak sanıyorum bir iki cümle de bana yazma hakkı doğuyor diye düşünüyorum.

Öncelikle Voleybol için böyle bir sayfa yapmış olmanızı takdirle karşıladığımı söylemeden geçemeyeceğim. İki jenerasyondur tüm ailece üyesi bulunduğumuz, kardeşimle divan üyesi olmammıza bir kaç yıl kalmış olan klübümüzün son olimpiyatlarda ülkemizi temsil etmesine vesile olduğu onlarca amatör sporcu göğsümüzü kabarttı. Futbol "manyaklığının" seviyesi belliyken amatör sporlara olan ilginin artması gerçek bir spor ülkesi olmamız yolunda bir nebze de olsa bir adım sayılabilecektir.

Gelelim yazınızın içeriğine.

Şahsen hiçbir taraftar forumunu okumam. Zamanında Fenerlist diye biryerlere yazardım. Acemilik. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar misali, atıldım. Sonrasında da bu işlerin neden kurulduğunu, kimlerin bu taraftar kitleleri üzerinden ne paralar kazandığını gördüğümde pes dedim. En azından kendimi kullandırmıyorum diyerek teselli buluyorum.

Tüm yazınızı "seviyesizlik iması" üzerine kurmuş olduğunuz "ezik" kelimesinin Türk Dil Kurumundan anlamına baksaydınız keşke. Belki o zaman bu sertlikte bir yazı yazmaz, Orkun Darnel'in kafanızda "Ampul" yakan bir "bahane buldum saldıracak yaşasın" hücrelerinize biraz hakim olabilirdiniz.

Ben baktım sayın isimsiz yazar. Ezik kelimesinin anlamı tabii mecaz olarak PISIRIK kelimesine denk geliyor. Onu da biraz deşince aşırı çekingen, beceriksiz anlamlarıyla karşılaşıyorsunuz.

Ben "sizin seviye" bahanenizi burada sonlandırıyorum. Gerisini kestirmek okuyucuların zeka seviyelerine kalmış artık.

Taraftar dediğiniz kitleye de gelince. Taraftar kimdir sayın isimsiz yazar ?

Mesela ben Dirikx in "ezik,beceriksiz,takımıma yakıişmayan" bir pasör olduğunu düşünebilir miyim bir Fenerbahçe'li olarak ?

Buna hakkım var mıdır ? Bunu seslendirmeye hakkım var mıdır ?

Gönlüm Dirikx yerine Türk pasörümüz Naz'ın oynamasını isteyebilir mi bir taraftar olarak ? Yoksa istediği için ben de taraftar sitelerince Fenerbahçelilikten afaroz edilebilir miyim ?

Sayın isimsiz yazar,

Ben bugün voleybol ile futboldan daha fazla ilgiliysem, bilgiliysem bu önce canım kardeşim Orkun sayesinde, sonra Sevgili Mehmet Ali Aydınlar sayesindedir. Ama en temelde yatan sebebi de Futboldaki alicengiz oyunlarının henüz buraya bulaşmamış olduğu içindir. Sizden ricam bırakın Voleybol temiz kalsın. Hepimiz bunun için Çalışalım. Sokmayalım o kendine taraftar diyen aklıselimden uzak insanları buralara. Onların girdiği yerlerin daha önce ne hale geldiği ortada.

Sağlıcakla kalın.

Erhan